İZMİR BİR ÇINARINI KAYBETTİ. ÜLKÜCÜLERİN AĞABEYİ
MHP NİN BEL KEMİĞİYDİ. BAŞBUĞ'UN YOL ARKADAŞI
(ARAP) MUZAFFER KAYIHAN AĞABEYİMİZ HAKKA YÜRÜDÜ

Onu çocukluğumdan gençlik yıllarıma Orta Okulu bitirdikten sonra tanıdım. 
Halıcı patronumuz Merhum Metin İ. OĞUZHAN ağabeyimizin can dostuydu, 
Kemeraltında ben BOZKURT rozetini yakama takılı giderdim işe. 
Beni görünce yüzü gülümsedi sarıldı yanağımdan öptü ve ceketinin yakasının arkasındaki ÜÇ HİLAL'i gösterdi.
"Evlat yalnız değilsin burada, patronunda bizden." demişti ve ondan sonra sık sık görüşürdük partide ocakta sokakta iş yerinde her yerde.
Babacan birisi partinin maddi manevi sıkıntısını çekenlerden birisiydi. İçimizde esnaf olarak bildiğimiz tek o vardı. Yiğit yüreğiyle kim mekanına giderse giydirir cebine harçlık koyardı.

Bazıları fısıltı halinde sorarlardı: "Afrikalı'dan Türk Milliyetçisi olur mu?" diye.

Yüreği Türklük için atan Afrika kökenli bir Ülkücüydü Muzaffer amcamız.

Zindana düştüğümüzde bir kaç defa ismime İzmir'de birisine para verip gönderirmiş, bunu cezaevinden çıkıp ziyaretine gittiğimde öğrendim. O zamanki il başkanımız Ömer Faruk Işık ile hep beni sorarlar ve çok ilgilenirlerdi. O gönderdiği paraların hiç birisi bana ulaşmadı. Efsane ağabeye çıkan birisi o paraları .......
Ankara'da Atatürk Kapalı Spor Salonunda 2. Türk Gençlik Kurultayı olmuştu. İzmir ekibi olarak Rahmetli Türkeş ile resim çektirdik o resimlerimiz o zamanki bir ağabeyde kalmıştı bir türlü elime geçmemişti. O an Rahmetli Başbuğ'un elini öperken fotoğrafım çekilsin diye biraz bekleyince bana gülmüş, diğer il yöneticisi ağabeyler kızmışlardı. "Çabuk çekil başkalarının sırası var" diye. O gülümseyerek. Bizim partide tek genç Bozkurtumuz bu hakkı" demişti. Hep kulaklarımda çınlardı o sözleri.
Hep anardık Muzaffer ağabeyimizi.
Şimdi uzaklarda yine ben sürgün ve cenazesine gelemiyorum.
Mekanın Cennet olsun Muzaffer amcam seni asla unutmayacağız.
Ruhun şad olsun.